26 Ekim 2011 Çarşamba

Yunus ve Omeyra'nın yüreğimizi delen bakışları

Yunus, 13 yaşında kara kavruk tenli bir çocuktu. Depreme bir internet cafe'de yakalandı. Ayakkabı boyacılığı yapan Yunus, internet cafede çocukluğunun gereği oyun oynuyordu. Her şey bir anda olup bitti; Yunus, koca beton blokların altında kaldı. Cafe'de olanların hayatını kaybettiği depremde, o hayatta kalmayı başardı. Moloz yığınları arasında sabırla kurtarılmayı bekledi. Ekipler, ona ulaştığında ilk işi su istemek, ardından da saatin kaç olduğunu sormak olmuştu. Saatin akşamın 10'u olduğunu öğrenince "çok geç olmuş, babam duymasın" diye yanıt vermişti. Yunus, o kocaman gözleriyle olup biteni anlamaya çalışırken, acaba aklına gelir miydi, çok uzaklardan kendisi için dualar edildiği? 9 çocuklu yoksul bir ailenin 8. çocuğu Yunus, enkazdan sağ salim çıktı ama, hastane yolunda daha fazla dayanamadı dünyanın ağırlığına. Son nefesini yaralı bir serçe gibi, sanki acelesi varmış gibi veriverdi... Yunus'un 13 sene önce dünyaya açılan kocaman gözleri, soğuk bir Van gecesinde kapanıverdi. Annesinin; "yağız, güzel gözlü evladımı toprağa verdim" dediği Yunus'un, yüreğimizi, vicdanımızı delip geçen gözlerini hiç unutmayacağız. Umuda dair, kardeşliğe, acıya, utanca dair ne varsa o gözlerin içinde var çünkü...

Vanlı Yunus Geray'ın, ilk ve son fotoğrafını görünce, aklımıza Kolombiyalı Omeyra geliverdi. O da Yunusla aynı yaşta gitti bu dünyadan. O da bir doğal afet sonrası gözlerimizin içine baka baka verdi son nefesini. Kolombiyanın Armero bölgesi Nevado del Ruiz dağı eteklerinde yaşayan 13 yaşındaki Omaira Sanchez, 1985 yılında patlayan yanardağın yıktığı evlerin kalıntıları altında sıkıştı. 3 gün boyunca kurtarılmayı bekledi ama bir türlü onu o sıkıştığı yerden çıkaramadılar. "Anne, anne..." diyerek verdi son nefesini Omeyra, tüm dünyanın gözleri önünde... Yorgunluktan ve korkudan göz akları simsiyah olmuş bir kız çocuğunun çaresiz çırpınışları, esir aldı bizleri. O'ndan geriye yüreğimizi, vicdanımızı delen bakışlarının yer aldığı fotoğrafı kaldı. Van depreminin sembol ismi Yunus'un fotoğrafı ile Kolombiyalı Omeyra'nın fotoğrafı şimdi belleklerimizde yan yana duruyor. Kim bilir; belki ikisi de şu an çok uzaklarda bir yerde, annelerini ne çok özlediklerini anlatıyorlardır birbirlerine... 

2 yorum:

Adsız dedi ki...

ne kadar acı

Adsız dedi ki...

Yunus'un beton kalıntıların altından kurtarılışının uzun sürmesini anlıyordum da, Omaira Sanchez nasıl 3 gün kurtarılamamış aklım almıyor.