14 Nisan 2011 Perşembe

Beşar Esad hala neyi bekliyor?

Suriye günlerdir diken üstünde. Bir yanda baskıcı, işkenceci, boğucu, gaddar Baas rejimi diğer yanda muhalifler. Barışçıl protesto gösterileri kimi zaman rejim polisleri tarafından kanlı bir şekilde bastırılıyor. Şu ana kadar yüzlerce Suriyeli muhalif hayatını kaybetti. Ülkede bir çok şehir Baas rejimi polislerince resmen kuşatılmış durumda. İkinci bir Hama katlimanın yaşanmasından endişe ediliyor.

İşte tam bu noktada tüm gözler Filistin davasına verdiği ödünsüz destek ve Türkiye ile geliştirdiği sınırsız muhabbetle gönülleri feth eden Başkan Beşar Esad'ın üzerinde. Ancak Esad, bir türlü beklenen adımı atmıyor; "Olağanüstü hal uygulamasına derhal son veriyorum, bütün siyasi tutukluları derhal serbest bıraktırıyorum, kardeşim Mahir başta olmak üzere bütün katliam zanlısı komutanları derhal görevden alıp adalete teslim ediyorum, ifade hürriyeti ve çok partili demokratik düzen için gerekli yasal düzenlemeleri derhal yaptırıyorum..." diyeceği yerde hâlâ provokasyon ve sabotajlardan dem vurup rejim muhaliflerine gözdağı veriyor. Esad'ın bu anlaşılmaz tavrından yakınan Ümmetin yitik vicdanı Hakan Albayrak yine söze giriyor; "Bazı kardeşlerimiz de "Hizbullah ve Hamas'a sahip çıkan Beşşar Esed'e laf yok!" deyip duruyorlar. Onları protesto ediyorum. İslami direnişe verdiği destek baş göz üstüne... Türkiye ile yakınlaşma siyaseti de baş göz üstüne... Ama bunları yapıyor diye Beşar Esed'in halka kurşun yağdırmasına kayıtsız kalamayız ki. "Ali Abdulah Salih, Güney ve Kuzey Yemen'i birleştiren adamdır; Yemen'in birlik kahramanıdır" deyip, bu diktatörün rezilliklerini de sineye çekelim o zaman!"

Hiç yorum yok: